Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın önceki dönemde yapmış olduğu söylemleri ısıtıp ısıtıp masaya koymaya bayılıyor birileri. Netice de siyasetin doğası gereği doğrular olduğu gibi yanlışlar da bir parçasıdır siyasetin. Lakin, olaylara objektif yaklaşmayıp sırf adı geçsin de gündem olsun mantığıyla karalama kampanyası sürdüren güruhlara mesleğinin ve kaleminin hakkını vermesini tavsiye ediyoruz. MEVZU DUŞAKABİN DEĞİL ! Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın 2022 yılında Mustafa Paşa Mahallesi’nde yapımı devam eden TOKİ’de  vatandaşla arasında geçen diyalog sonucu Şerifoğulları’nın vatandaşa ‘’Önceki evinde duşakabinin mi vardı? ‘’ diyerek verdiği cevabı kendince yorumlamış. Şimdi birlikte olayı objektif bir şekilde yorumlayalım. Sene 2020 yılı ocak ayında ilimizde 6.8 büyüklüğündeki deprem sonucu ilimizde onlarca binanın zarar gördüğü süreci hem devletimiz hem de belediyemiz gayet sağlıklı bir şekilde yönetmiştir. Tepeden tırnağa her noktaya erişmiş, bütün imkânlarını seferber edip halkının yanında olmuştur. Ve bu süreçte Elazığ halkı da çok kez şahit olmuştur ki, krizi fırsat bilip kendine 3 kuruş pay çıkarmaya çalışan, yapılan deprem evlerini m2 sini beğenmeyen, balkonunu beğenmeyen vs. oldukça fazla idi. Böylesine büyük bir badire atlatan, canlarını yitiren, yerle yeksan olan bir şehirde, metrekarenin, duşakabinin, balkonun hesabına düşülür mü? Hiç mi ders almaz insanoğlu. Hadi objektif olun delikanlı gibi de vicdanen cevap verin. Başkanın bu söylemindeki amaç ne olabilir sizce? Sizin yansıttığınız gibi Şerifoğulları burada vatandaşa bir laf mı vuruyor, yoksa sitem mi ediyor?  TEPENİN ARDINDAKİ GERÇEK 10 Ocak 2024 tarihinde Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları ile Ak Parti Elazığ Milletvekili Mahmut Rıdvan Nazırlı arasında gerçekleşen tartışmayı yine tek taraflı gösterip göz boyamayı hedefleyen kişinin unuttuğu bir şey var ki; burası ne yazık ki Elazığ, herkes kimin nerde ne konuştuğunu ne yaptığını çok iyi biliyor. Sen vekil olacaksın, orada burada her ortamda, Elazığ hakkında dahi atıp tutacaksın, çıtayı yükselttikçe yükselteceksin, iş en son Elazığ Belediyesi olunca yine kendince ağırlığını koyup egonu tatmin etmeye çalışacaksın ama iş Şerifoğulları’nın cevap vermesine gelince Şerifoğulları suçlu olacak öyle mi? Arkadaşlar bakın hepimiz bu memlekete hizmet ediyoruz. Bu memleketin insanı kimin kimden olduğu, ne söyleyip ne işittiğini iyi bilir. Bilir ama sesini çıkarmaz. O yüzden böyle gerçekleri saklayarak meydan çığırtkanlığı yapmak hiçbir işe yaramaz. Boşa kürek çekmeyin yazıktır canınıza. Zaten çabalarınızın sonuç vermediğini daha çok değil, 26 gün önce Elazığ Halkı yazılı ve ıslak imzalı bir şekilde taahhütlü olarak sandıkta gereken cevabı vermiştir. KAVGA İLE BAŞLAMADI, KAVGA ÇIKARTTINIZ ! 31 Mart yerel seçimleri ile belediye meclisinin ilk toplantısın da Yeniden Refah ve CHP’li meclis üyeleri ile Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları arasında çıkan tartışmayı Şerifoğulları’na mâl ediyorsunuz ya hani, en çok siz demokrasi diye bağırıyorsunuz ama daha kendi içinizde demokrasi ile yapılan üye seçimi sonucu,  5 üye yerine 3 üyeyi doğru bulmuyorsunuz. Ee üye de çıkaramıyorsunuz. Nasıl olacak bu iş bir yandan da ‘’adaletsizlik var’’ diye bağırıyorsunuz. Kanun belli, yönetmelik belli, nizam belli. Oylamada yapılıyor, ortamda gayet demokratik. Demokrasi haktır, kavga ise bir seçimdir. Sonuç olarak çoğunluk sağlayamıyorsunuz, verilen karara da aklınıza yatmıyor diye kavga gürültü çıkarıyorsunuz. Tartışmayı çıkaran da kararı verdi diye Başkan Şerifoğulları oluyor.  İşin doğrusu tartışmayı çıkaran Başkan Şahin Şerifoğulları’nın kararından ziyade hararetli ortamı iyice galeyana getirip, fitili ateşleyen bazı AK Parti meclis üyeleridir. Hayır yani, toplantı da direk yasa okunarak size cevap veriliyor, ona da tatmin olmuyorsunuz orası ayrı konu, en azından cebinizdeki telefonlardan Google Bey Amca’ya sormayı düşünebilseydiniz iyi olurdu.