SEVGİLİ ELAZIĞ BÜLTEN OKUYUCULARIM BU HAFTAKİ KONUMUZU ÖZELLİKLE SON ZAMANDA ÖNEMİ GİTGİDE ARTAN VE TOPLUMLARIN YAŞAM KALİTESİNI ARTTIRMASI İÇİN GEREKLİ OLAN SPOR VE RUH SAĞLIĞIMIZA VERİLEN ÖNEMİ ELA ALMAYA ÇALIŞTIM UMARIM KEYİFLİ DAKIKALAR GEÇİRİRSİNİZ
Spora katılım yaşamın her döneminde önemlidir, özellikle çocuk, ergen, genç erişkinler için sağlığın pekiştirilmesi, hastalıklardan korunma ve zihinsel iyilik hali için kritik bir öneme sahiptir. Bireyler dış çevrenin yaratmış olduğu olumsuz etkileri azaltabilmek, iş ve sosyal yaşantı içerisindeki azalan mental enerjiyi geri kazanabilmek ve bunun yanı sıra kendini mutlu, iyi ve sağlıklı hissedebilmek amacıyla, boş zamanlarında spor ve sanat gibi birçok etkinlik içerisinde yer alabilmektedirler (Başar, 2018). Fiziksel aktivitenin bu etkinlikler içinde önemli bir yeri vardır. Spor yapmak, sporcuların kendini denemesine, diğer spor yapanlarla kendini karşılaştırmasına olanak sağladığı ve sağlıklı bir yarışma ortamı sunduğu için bireylerde olumlu benlik saygısı ve zihinsel dayanıklılığın gelişmesine fayda sağlamaktadır. Düzenli spor yapmanın fiziksel olarak performansımızı geliştirdiği, kalp rahatsızlıkları, yüksek tansiyon ve kolesterol gibi hastalıkların oluşum riskini azalttığı, yaşa bağlı olan kemik bozulmalarını yavaşlattığı, kilo korumaya yardımcı olduğu, vücuttaki yağ oranını azalmasını ve kas oranının artmasını sağladığı ve obezite riskini azalttığı gibi bedenimize olan faydalarına hepimiz aşinayız. Spor yapmayı hayat rutinimize katmanın bedensel sağlığımız dışında ruh sağlığımız üzerinde de oldukça büyük bir etkisi var.
Nörobiyolojik etkilerine baktığımızda düzenli aktivite beyinde bazı değişikliklere yol açarak bilişsel fonksiyonları etkiler ve bireyin kendisini daha iyi hissetmesini sağlar. Beynimizi bir kas olarak düşünelim ve düzenli spor yaparak beynimizi geliştirebiliriz. Kanada Newfoundland Memorial Üniversitesi’nden Ploughman, “Egzersiz Beyin Gıdasıdır” başlıklı makalesinde, fiziksel aktivitenin bilişi nasıl olumlu yönde etkilediğini açıklayan üç baskın sinirbilim teorisini sunuyor: Egzersiz yaparken, beynin rasyonel düşünme ve sosyal, fiziksel ve entelektüel performansla ilişkili alanlarında oksijen satürasyonu ve anjiyogenez (kan damarı büyümesi) meydana gelir. Egzersiz stres hormonlarını düşürür ve bilgi işlemeyi hızlandırdığı bilinen serotonin ve norepinefrin gibi nörotransmiterlerin sayısını artırır. Egzersiz, nörotrofinleri (beyin kaynaklı nörotrofik faktör, insülin benzeri büyüme faktörü ve temel fibroblast büyüme faktörü) yukarı doğru düzenler. Bunlar, gelişmekte olan beyindeki nöronların hayatta kalmasını ve farklılaşmasını, dendritik dallanmayı ve yetişkin beynindeki sinaptik mekanizmayı destekler
Egzersiz beyne giden kan akışını artırır. Kan, beynin yüksek uyanıklık ve zihinsel odaklanma için ihtiyaç duyduğu oksijeni ve glikozu sağlar. Araştırmalar sonucunda, düzenli spor yapan kişilerde, kısa süreli hafızada gelişme, daha hızlı tepki süresi sergileme ve daha yüksek düzeyde yaratıcılık gözlenmiştir (Ploughman, 2008). Düzenli spor yapma beyindeki sinir hücrelerinin yenilenmesine yardımcı oluyor ve beyindeki hücrelerin yaşlanmasını geciktiriyor. Tek bir spor antrenmanı bile dopamin ve seratonin gibi nörotransmiterlerin düzeyinin anında yükselmesini sağlıyor. Vücudumuzda dopamin ve seratonin eksikliği kendini odaklanamama, düşük enerji, halsizlik, umutsuzluk ve suçluluk hissi, anksiyete, iştah değişiklikleri, unutkanlık, öfke hali şekillerinde gösterir. Bu eksiklikler hayat kalitenizin düşmesine yol açar.