Kalbiniz ve beyniniz, arkadaş ve dost olursa siz adam olursunuz. Kalbiniz saz, beyniniz keman çalarsa suratınızdan kibir fışkırır. Ve gördüm, her daim suratınızdan kibir eksik olmuyor. Rabbim sizin gibi düşünenlerin yüzünde nur bırakmayacak zamanla göreceğiz.  Bir camia oluşmuş, hadsiz adam dolu! Kendilerini bir şey sanıp ortaya düşmüşler. Hepinizin sonu belli, göreceğiz. Hayat işte insana bir yol açar, ama yürüyebilene.. Bam telimi kırdınız, iyi mi ettiniz? Hiç sanmıyorum. Kıymetli bir hocamız, sosyal medya hesabından bir yazı yayınladı, ne de güzel yazmış ‘’Hatır için katlanıyoruz ! ’’ demiş. Doğru demiş. Ama dün itibari ile hatır bitti. Ben, ne sana ne de senin cenahına biat etmem, daha doğrusu kimseye biat etmem, bir tek O’ndan korkar, Rabbim’e biat ederim. Üzülüyorum, gönül verip yolunda her şeyi göze aldığın kişiler, bu şekilde davranıp vefasızlık ediyorlar ya, bu ağır oluyor. İstem dışı davranışlar sergilemek zorunda kalıyoruz işte. Bulunduğumuz konjonktür değişik haller alıyor. İnanın bunları ifade ederken bile kahroluyoruz. Bizim dostluğumuzdan şüphesi olan kim olursa olsun kendiyle çelişir. Bizi ittiğiniz bu davranışlar için, malesef apacak bir şey de kalmıyor. Tüm toplum birilerini basamak yapıp bir şeyler yapmaya çalışıyor, bazen siyasi, bazen kişisel oluyor bu durumlar. Ancak, baştan sona küflenmiş ekmek görüntüsü sergileniyor. Fırından çıkmış taze ekmek olmak niye bu kadar zor geliyor ? Kötü görünüp insanları kutuplaştırıp, gizli gizli Ankaralarda oturmak, bir arada olmak neyin nesi.  Onurlu adam işi değil, siyaset böyle yapılmaz. Ya iyi olun, bizde yanınızda olalım, ya da kötü olun insanlar safını belirlesin, ya da geçmişte yaptığınız gibi birbirinizi karalamayın. Biraz dik durun, sarf ettiğiniz sözlerin arkasında durun. Yazık ! Yaptığınız siyaset değil. Bunun adı düpedüz ayak oyunu. Yani Ali Cengiz.