EL-AKSA Platformu’ndan “Şahit Şehir Gazze” Konferansı
EL-AKSA Platformu’ndan “Şahit Şehir Gazze” Konferansı
Fırat Üniversitesi’nde düzenlenen “Şahit Şehir Gazze” konulu konferansta Gazze’nin ve Mescid-i Aksa’nın önemi vurgulanırken, İslam dünyasının dayanışma sorumluluğuna dikkat çekildi.
Fırat Üniversitesi’nde düzenlenen “Şahit Şehir Gazze” konulu konferansta Gazze’nin ve Mescid-i Aksa’nın önemi vurgulanırken, İslam dünyasının dayanışma sorumluluğuna dikkat çekildi.
EL-AKSA Platformu, Filistin halkına ve Gazze’ye destek amacıyla yürüttüğü etkinlikler çerçevesinde yeni bir program düzenledi. “Şahit Şehir Gazze” başlığıyla gerçekleştirilen konferans, Fırat Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde geniş bir katılımla yapıldı. Konferansa çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi, akademisyen, yerel idareciler ve davetliler katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan EL-AKSA Platformu Dönem Sözcüsü Abdülmecid Ersöz, Gazze’de yaşanan zulme dikkat çekerek, İslam dünyasının duyarsızlığını eleştirdi. Gazze’nin yalnız bırakıldığını ifade eden Ersöz, “2 milyar İslam alemi, küçücük bir şehir olan Gazze’yi adeta yetim bırakmıştır. Ancak buna rağmen Gazze halkı, tüm dünyanın gözleri önünde sergilenen zulme karşı direnç göstermeye devam etmektedir. Yalnızca 2 milyon nüfusa sahip olan Gazze’de, 40-50 bin kişi aktif olarak cephede mücadele ediyor. EL-AKSA Platformu olarak bizler de bu mücadelenin yanında yer alıyor, kardeşlerimize destek olmak için toplumumuzu bilinçlendirmeyi, hakikati duyurmayı bir görev biliyoruz” dedi. Mücadele ve dayanışmanın önemine değinen Ersöz, “Tarih boyunca nice küçük topluluklar, Allah’ın yardımıyla kendilerinden kat kat büyük topluluklara galip gelmiştir. Biz de her türlü baskıya ve engellemeye rağmen duruşumuzdan taviz vermeyecek, dayanışmamızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Programın ikinci bölümünde Araştırmacı Yazar Muhammed Emin Yıldırım, Gazze’nin ve Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için taşıdığı tarihi ve manevi önemi detaylarıyla ele aldı. Yıldırım, Mescid-i Aksa’nın yalnızca bir ibadet mekanı olmadığını, İslam inancı açısından son derece kritik bir değer taşıdığını belirtti. “Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa, Müslümanların ibadet maksadıyla ziyaret etmeleri gereken en özel mescitlerdir. Bu mescitlerde yapılan ibadetler, diğer yerlerde yapılan ibadetlerden farklı bir anlam ve değere sahiptir” diyen Yıldırım, Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için yalnızca bir mabet değil, aynı zamanda bir inanç, onur ve varoluş meselesi olduğunu ifade etti.
Konuşmasında işgalci güçlerin Filistin topraklarında yürüttüğü politikaların insanlık dışı boyutlarına da değinen Yıldırım, “Bugün Mescid-i Aksa’yı işgal eden zihniyet, yalnızca bir mabedi değil, aynı zamanda tüm İslam coğrafyasını hedef almaktadır. Bu zihniyet, Gazze’yi abluka altında tutarak orada yaşayan halkın temel insan haklarını dahi gasp etmektedir. Bu işgal, yalnızca Filistin halkına değil, tüm Müslümanlara karşı yapılmış bir saldırıdır” dedi. Ayrıca İsrail ile ilişkiler konusuna değinen Yıldırım, işgalci güçle kurulan her türlü ilişkinin dini ve insani değerler açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Konferans, Gazze’ye ve Filistin mücadelesine dair farkındalık oluşturmayı amaçlayan konuşmalarla sona ererken, katılımcılar etkinlikten oldukça etkilendiklerini ifade etti. Program, EL-AKSA Platformu’nun benzer etkinlikler ve projelerle dayanışmayı sürdürme kararlılığı içinde olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.