Elazığ, doğal kaynakları açısından zengin bir konumda yer alıyor. MTA’nın yaptığı araştırmalar, bu zenginliklerin ülke ekonomisine ve bölgesel kalkınmaya nasıl bir ivme kazandırabileceğini gösteriyor. İşte Elazığ’daki önemli maden yataklarına dair bazı bilgiler:

Elazığ Merkez’de yer alan Aşvan Sahası, demir rezervleri ile öne çıkıyor. Rapora göre, bu sahada demir tenörleri %31.88 ile %54.49 arasında değişiklik göstermekte. Özellikle %54.49 tenörlü 23.798 ton görünür rezerv ile %31.88 tenörlü 164.250 ton görünür rezerv, bu bölgedeki önemli maden potansiyelini ortaya koyuyor. Geçmiş yıllarda bir kısmı işletilmiş olan bu maden yatağının büyük bölümü, henüz keşfedilmeyi bekliyor.

Baskil ilçesindeki Karakaş Sahası da Elazığ’ın maden potansiyelinin önemli bir parçasını oluşturuyor. Raporda, burada %51.84 demir tenörüne sahip 126.270 ton görünür rezerv bulunduğu belirtiliyor. Ayrıca, bu demirin içerisinde %6.54 silisyum dioksit (SiO2) ve %0.36 alüminyum oksit (Al2O3) de yer alıyor. Ancak, yatağın bir kısmının baraj gölü altında kalması, madenin tam olarak işletilmesini zorlaştırıyor.

Elazığ’ın Keban ilçesinde de Yahyalı ve Birivan-Hemzikan bölgelerinde üç ayrı demir zuhurunun varlığı dikkat çekiyor. Ancak bu zuhurlara dair henüz detaylı bir çalışma yapılmamış olması, bölgedeki potansiyelin tam olarak değerlendirilemediğini gösteriyor. Rezerv miktarları net olmamakla birlikte, bu bölgenin keşfedilmeyi bekleyen önemli bir maden yatağı olabileceği düşünülüyor.

Elazığ, sahip olduğu zengin demir yatakları ile sadece yerel kalkınmaya değil, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik büyümesine de önemli katkılarda bulunma potansiyeline sahip. MTA’nın raporu, bu doğal kaynakların doğru bir şekilde değerlendirilmesi durumunda Elazığ’ın gelecekteki ekonomik dinamizmini artırabileceğini ortaya koyuyor. Maden kaynaklarının geliştirilmesi, bölgenin ekonomik yapısını güçlendirerek, istihdam olanaklarını da artıracak bir fırsat sunuyor.