Elazığ'da Deprem Sonrası Okulların Temizliğini Hükümlüler Yapıyor

Elazığ'da 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen büyük deprem sonrası, kent genelinde büyük bir yeniden yapılanma süreci başlatıldı. Merkez üssü Sivrice ilçesi olan ve 6,8 büyüklüğünde gerçekleşen bu depremin ardından, şehrin çeşitli bölgelerinde 48 okul tamamen yıkılmıştı. Bu okulların yerine, eğitim sürecini aksatmamak için başlatılan inşaat çalışmaları kapsamında toplamda 80 yeni okul yapımına başlanmış ve bunlardan 59’u tamamlanarak hizmete sunulmuş durumda. Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın koordinasyonunda, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından yürütülen işbirliği çerçevesinde, hükümlüler yeni okulların temizlik işlerini yaparak eğitime kazandırılmalarına katkı sağlıyor.

Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nün desteğiyle, 50 hükümlü, hem iç hem dış temizlikleri yaparak okulların çevre düzenlemeleriyle ilgileniyor. Bu çalışmalar, öğrenciler için sağlıklı ve hijyenik bir ortam sunmayı hedefliyor. Özellikle okul inşaatlarının bitmesinin ardından, bu temizlik işlemleri oldukça büyük bir önem kazanmış durumda. Hükümlüler, ücretsiz olarak yaptıkları temizlik ve düzenleme çalışmalarıyla, hem topluma faydalı olmanın hem de eğitim ortamlarının hazırlanmasına katkı sağlamanın mutluluğunu yaşıyorlar.

İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Yiğit, Elazığ’ın deprem kuşağında yer aldığına dikkat çekerek, 2020 depreminden sonra, kentteki riskli okulların tamamının yerine yenilerinin yapıldığını belirtti. Yiğit, bu okulların birçoğunun eğitim öğretim hayatına başladığını, diğerlerinin ise peyderpey teslim alındığını söyledi. Yeni okulların temizliği konusunda Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nden aldıkları desteğin, özellikle okul binalarının kaba temizliklerinin yapılması açısından büyük katkı sağladığını vurgulayan Yiğit, "Büyük bir hızla inşa edilen okulları, bir an önce eğitim öğretime kazandırabilmek için temizlik konusundaki bu destek çok kıymetli. Hükümlülerin, topluma kazandırılmaları, rehabilitasyon süreçlerine katkı sağlamaları ve çocuklarımıza hizmet etmeleri çok önemli bir adım. Bu çalışmalar, hem toplumsal fayda sağlıyor hem de öğrencilerimiz için daha sağlıklı bir okul ortamı yaratıyor" diye konuştu.

Yiğit ayrıca, okullarda görev yapan hükümlülerin bu sürecin bir parçası olmaktan ve okullara hizmet etmekten büyük mutluluk duyduklarını, özel görüşmelerinde bu konuya ilişkin memnuniyetlerini ifade ettiklerini belirtti. “Onlar da yaptıkları işlerden gurur duyuyorlar, biz de onların bu fedakârlıklarına katkı sağladığımız için mutluyuz” dedi.

Elazığ Denetimli Serbestlik Müdürü İrem Pirinççi ise, bu sürecin önemine dikkat çekerek, deprem nedeniyle hasar gören okulların yerine inşa edilen yeni okullarda temizlik çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Pirinççi, "Devletimiz, Elazığ’a yeni okullar kazandırarak güçlü bir eğitim altyapısı oluşturdu. Biz de Denetimli Serbestlik Müdürlüğü olarak, okulların temizliğini yaparak eğitim sürecinin aksamasını engelliyoruz. Hükümlülerimiz, büyük bir özveriyle çalışıyor ve okulları eğitime uygun hale getiriyorlar" şeklinde konuştu.

Hükümlülerin, bu temizlik işlemlerini hiçbir ücret almadan gerçekleştirdiğini belirten Pirinççi, yapılan çalışmaların oldukça zorlayıcı olduğunu, inşaat sonrası temizliğin çok detaylı ve zaman alıcı bir iş olduğunu ifade etti. Ancak hükümlülerin, öğrencilere hijyenik bir ortam sağlamak için büyük bir çaba sarf ettiklerini söyledi. Pirinççi, "Yaklaşık 20 okulun temizliğini tamamladık. Hükümlülerimiz burada çok yoğun bir şekilde çalışıyorlar. Okullarda hijyenik bir ortam yaratmak için tüm güçlerini ortaya koyuyorlar. Bu çabalar, hem okulların açılmasına hazırlık aşamasında önemli bir adım, hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması için büyük bir fırsat. Çalışmalarımıza hızla devam edeceğiz" diye konuştu.

Bu işbirliği sayesinde, Elazığ’daki eğitim kurumlarının açılış süreçleri hızlandırılmakta ve hem eğitimciler hem de öğrenciler için sağlıklı, düzenli bir okul ortamı yaratılmaktadır. Hükümlülerin bu süreçte gösterdikleri özverili çalışmalar, sadece okulların temizliğine katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda onların rehabilitasyon süreçlerine de büyük katkı sunmaktadır. Bu model, hem topluma faydalı olmayı hem de öğrenciler için sağlıklı bir eğitim ortamı yaratmayı amaçlayan önemli bir işbirliği olarak dikkat çekmektedir.